Sabah kahvaltısı ve otelden çıkış işlemleri ardından Fas‘ın en eski yerleşim yeri olan, 16 YY sonlarından 17 YY ortalarına kadar Fas‘a başkentlik yapan Meknes ‘deki panoramik şehir turumuzu düzenlemek üzere hareket ediyoruz. Başkent olduğu dönemde altın çağını yaşayan, Mağribi-Arap tarzında inşaa edilen Meknes, camiler, hamamlar, saraylar, hanlar ve bölgede yaşamış uygarlıkların kültürlerine ait anıt eserlere ev sahipliği yapmasının yanı sıra günümüzde de oldukça hareketli, canlı ve modern bir kent görünümündedir. Kendisine Fransa'nın "Güneş Kralı" Louis XIV’i örnek alan dönemin hükümdarı Moulay İsmail’in Versay Sarayına rakip olacak bir sarayı da barındıran bir kraliyet başkenti inşa etmek istemesi ile yapımına başlanan devasa sarayın ve 120 km uzunluğunda şehir surlarının, 12 at için ahırların, dört dönümlük bir göletin suladığı asma bahçelerinin ve geniş depolama barakalarının inşaasında adeta bir duvarcı ordusunun, siyah kölelerin ve yüzlerce yakalanmış Hristiyan kölelerin çalıştırıldığı Meknes’in inşaatı neredeyse bir asır sürer. Bugün, Fas’ın en güzel tarihi şehirlerinden biri olan Meknes’te, 22 km uzunluğundaki surları, rengarenk alçı işlemeleri, dev bronz kapıları ve etkileyici mozaiklerle bezenmiş saray kompleksinin kalıntıları fotoğraf severler için etkileyici ve merak uyandıran bir fon oluşturmaktadır. 1996 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak tescillenen Meknes’te gerçekleştireceğimiz panoramik şehir gezimizin ardından Fas’ın en büyük 3 şehri, kültür ve tarih zenginliği açısından ise en önemli kenti olan Fes’e hareket ediyoruz. Fes ‘e varışımızla birlikte panoramik şehir gezimizi düzenliyoruz. Eski şehir kısmında, araç girişinin yasak olduğu 9000 civarında dar sokağa sahip olan özelliği ile 1981 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirasları Listesi‘ne girerek koruma altına alınan Fes, 9 yüzyıldan kalma Dünya’nın ilk üniversitesinin bulunduğu ve Dünya üzerinde var olan en iyi korunan Orta Çağ şehirlerinden biridir. Devasa savunma duvarlarıyla çevrili, zaman tünelinde geri gittiğiniz hissine kapılacağınız, bakır ve deri işlemeciliğinin en güzel örneklerinin yanı sıra, baharatları ile de ünlü olan Fes şehrinde gerçekleştireceğimiz panoramik şehir gezisi esnasında Kral Kapısı (Musevi Mahallesi), Fatima tarafından 857 yılında yaptırılan, Fas'ın ikinci büyük camisi ve Batı'nın ilk üniversitesi ve dünyanın en önemli öğrenim merkezine ev sahipliği yapan Karaouin Cami ve Medresesi, Molla İdris Türbesi, Attarin Medresesi, Kraliyet Sarayı kapısı, eski şehir bölgesi ve yöreye ait hediyelik eşyalar ve baharatlar alabileceğimiz Bakır ve Zanaatkarlar Çarşısı görülecek yerler arasındadır. Fes gezimizin ardından Evlerde, sokaklarda, merdivenlerde, duvarlar ve direklerde hemen hemen şehrin her yerinde mavi renginin ve tonlarının hâkim olması sebebiyle “Mavi Elbiseli Şehir” olarak anılan, dar sokakları ve otantik evleri ile büyüleyen, masalsı güzelliği ile gelen turistleri etkisi altına alan ve fotoğraf severlerin kesinlikle hayran kaldığı Şafşavan ‘a varıyoruz. Maviliğin başımızı döndüreceği ve yürürken zaman zaman kendimizi bir akvaryumun içinde hissedeceğimiz Şafşavan’ın dar sokak ve caddelerinde gerçekleştireceğimiz panoramik şehir turumuz esnasında Uta-El Hamam Meydanı, 15 YY ‘da inşa edilen Şafşavan Büyük Camii, Medina (Eski Şehir), İspanyollar tarafından inşa edilen Jemaa Bouzafar Camii ve Fransız mimari örneklerini bulabileceğimiz V. Muhammed Meydanı başlıca görülecek yerler arasındadır. Şafşavan’da gerçekleştireceğimiz şehir turu sonrasında Tanca bölgesindeki otelimize transfer. Odaların alınması ve dinlenmek üzere serbest zaman.